
Ezoterik Gelenekte "Balık"
Ezoterik gelenekte balık ve balıkçılık önemli bir sembol ve metafor olarak yer alır. Öyle böyle değildir. Hamsi ızgaranın ötesi, düşün yani. Hamsinin ötesi yok mu? Haydi bakalım, var mı, yok mu görelim. Balık dediğin, denizdedir (gölle, ırmağı boşver). "Deniz" deyip geçme, Okyanus o. O Okyanus ki, Dalay Lama’nın Dalay’ı, Cengiz Han’ın Cengiz’i dir. (Dalai Tibet dilinde Okyanus demek; Cengiz - yani Tengiz - yani Dengiz - buradan da 'al sana Deniz', Yani Cangiz Han = Okyanus H

Batında, zahirde sağ-sol
Bir gün biri peydahlandı önümde, “şövalyenin sol elini atlama” dedi.
“Ne var ki sol elde?” dememe kalmadan da kayboldu. Çağın bilge kralı Google’a sordum, “nedir bu şövalyenin sol eli?” diye, bilmiyormuş. Bir şeyi de bilme!
Birkaç da kitap taradıktan sonra, konu kapandı. Geçenlerde başka biri geldi, “sol eli atlama, insanın dişil tarafıdır” dedi. Haydi bakalım ...
- Sağ da eril o halde? (başka ne diyebilirsin ki?)
- Nasıl bildin? Evet, binlerce yıllık gelenek bunu s

Hay'dan Hü'ye gider
“H asıl olandır. O, ilahi nefes, yaratıcı ışıktır. Hayattır. O’dur” Devam edelim. Büyük Seçuklu sultanı Celaleddin Melikşah’ın geliştirdiği Celali takviminde 3. ay Hordat ayı, yaklaşık mayıs ayına karşılık geliyor. Hor, hur Farsça’da ışık – güneş – aydınlık demek, –dat ise, kısmet, nasip gibi bir şey; hordat ışıktan nasibini alan ay olsa gerek. Hû ise, güneş, ışık demek Avesta dilinde. (Avesta dili, eski çağlarda özellikle Doğu İran’da konuşulan bir dil. Zerdüştlüğün kutsal

eğitim ve boğayı öküzleştirme çabası
Ma’arif’le başlayalım. Doğulu Ma’arif demiş bugün eğitim dediğimiz ‘şey’e. Ma’arif’in Türkçe karşılığı: Bilgi, kültür, beceri, öğretim-eğitim sistemi. Biraz toprağı eşeleyince durum karmaşıklaşıyor ama. Ma’arif, Arapça “arafe” fiilinden türemiş bir kelime. Mastar olarak, tanımak, bilmek, ikrar etmek (onaylamak-kabul etmek) anlamında bir söz arafe. İsim olarak, “bilgi”anlamına geliyor. Arif, tarif, marifet, maruf, irfan kelimeleri de aynı kökten türemişler. Hepsi birbiriyle ak